Megafon

Megafon

Neden Megafon? Çünkü biz haklının sesini megafonla duyurmaya devam edeceğiz. Bağırışlarımız da bizi susturmaya çalışmaları da megafondan duyulacak. Bizim başımıza ne gelirse gelsin megafon yani hak, bunu duyuracak. Belki sesiniz kesilecek belki de sizi sustururlarken çıkardığınız sesler küçük vızıltılar olacak çıkacak. Ama emin olun, siz ne halde olursanız olun haklının sesini duyan her zaman çıkacaktır. Biz yalnızca kulaklarımızla değil, adalete ve hakka susamış vicdanlarımızla da duyuyoruz.

Bizi takip eden ve içeriklerimizi okuyan bütün okurlarımızı en sevgili duygularımızla selamlıyoruz. Yazılarımızda genelde birkaç konudan söz ettiğimizden dolayı okumadan önce yazıyı aşağıdaki gibi bölümlere ayıralım ve yazı anlaşılmaz bir bütün olarak değil, anlaşılır ve ilgi çekici parçaların da okunabileceği bir içerik olsun.

Bir de şunu belirtelim ki içeriklerimizi herkesin okuyabileceği gibi yazılarımızın uzunluğunun olağan süreleri aşmasından dolayı konuların yanına yazıyı öncelikli olarak kimlerin okumasının ilgi alanı açısından daha iyi olacağını belirtelim. Bölümlerin hedef kitlesi dışında tabi ki herkes içeriklerimizin tamamından yararlanabilir.

Estimated reading time: 15 minutes

Bugünlük tüm yazılar herkese hitaben. Bundan sonra anayasa hukuku ve hukukla ilgilenenler, yasama organı ile ilgilenenler ve yürütme ile ilgilenenlere ilişkin ayrı bölümler halinde içerikler de olacak. Hazırsanız başlayalım.

Sitemizi geliştirmek ve sizlerin ilgisini daha çok çekebilmek adına bazı haberlerimiz var

Arka plandaki ekibimizin ve değerli dostlarımızın önerilerini önemli bir süreç içerisinde değerlendirdik ve buna ilişkin bazı kararlar aldık. En önemli kararımız sanıyoruz ki şudur ki: Artık her gün 20.00’de yeni yazı paylaşıyoruz. Siz değerli okurlarımızla aramızda aktiflik sorununun olmaması için atacağımız en önemli adımlardan birinin bu olduğuna inanıyoruz.

Bizim hem RP sunucularına yönelik çalışmalarımızın yoğunluğu hem gerçek hayatla ilgili yoğunluktan ötürü zamanımızın yetmemesi hem de özel hayatla ilgili dinlenme gereksinimlerimiz gibi sorunlar yazı paylaşımı konusunda aktifliğimizi ve sık olarak sizlerle iletişime geçmemizi engelliyordu. Bu adımımızın iletişimimizdeki zaman sorunlarını olabildiğince çözeceğine inanıyoruz.

Yazılarımızın uzunluğu 30 bin ila 50 bin karakter arasında değişiyordu. Bizim birkaç saatte yazmış olduğumuz bir yazı kabaca bir tanımla Discord’da tek tıklama ile en uzun atılabilen mesajın 25 katı uzunluğunda devasa ve okunmayı olabildiğince uzatmak suretiyle zorlaştırabilecek bir sorun ortaya çıkarıyordu. Artık yazılarımızı her gün yazacağımızdan dolayı 25 kat uzunluğunda yazılar olmayacak, konuların daha çok bölünmesi ve ilgi alanlarına göre dağılmasına yönelik düzeyde çok uzun olmayacak ama okumayı daha rahatlatacak ve olayları bölümler halinde değerlendirecek bir içerik paylaşımı planladık.

Yeni yazılarımızın uzunluğu konusunda size söz veremiyoruz ancak her gün farklı olayları değerlendireceğimizden ötürü eskisi gibi uzun olamayacağını ve olayları bölümler halinde değerlendirebilmemize bir olanak doğduğunu göstermek istiyoruz. Her gün yazı sloganımız iddialı olduğundan ve gerek RP sunucularındaki işlerimiz gerekse gerçek hayatımızın bize yüklediği işler nedeniyle her gün iyi yazılar paylaşabilmemize önemli engeller çıkıyor. Bu yüzden bazen her gün yazı paylaşamasak bile paylaşamadığımız gün yine aynı saatte sonraki yazının ön izlemesini paylaşacağız. Dizi ve filmlerde fragman olarak gözlemlenen ön izlemeyi yazılarımıza getireceğiz.

Bunun dışında yine birçok nedenden dolayı müsait olamaz ve bir süreliğine yazı yazamaz duruma gelirsek bunu sizinle aynı saatte paylaşıp ara vereceğimiz süreyi ve ne zamana kadar yazı yazamayacağımızı paylaşacağız. Bu şekilde hem sizlerle olan iletişimimizi daha çok güçlendirmiş olacağız hem de ara vermemiz gereken dönemlerde veya uzun çalışmalar yapmamız gereken dönemlerde sizlerle iletişim içerisinde kalmış olacağız.

Ek olarak sitemizin bildirim özelliğini kabul ederek yeni yazı geldiğinde masaüstü ve telefon bildirimlerini almanızı sağlayacak ve yazı içindeki bölümlerin sırasına göre bölüm adına tıklayınca sizi sayfada oraya götürecek bazı eklentilerle çalışmalarımızı daha fazla güçlendirmeyi amaçlıyoruz.

Sitemizin IP depoladığına, insanların bilgisayarları, telefonları ve diğer elektronik cihazları ile ilgili bilgiler topladığımıza ilişkin bazı iddialar da ortada var ve bu iddiaları sitemizin güvenlik durumunun anlaşılması için burada paylaşmayı uygun görüyoruz. Biz bir internet sitesi olarak 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile bağlıyız ve bu kapsamda ilgili yasanın belirlediği durumlar dışında bilgi depolaması ve bilgi paylaşımı yapamayız, yapmak ise suçtur. Biz internet ortamında her sitenin erişebildiği bilgilere erişebiliyor ve hiçbirini paylaşmıyoruz. Şahsen bu konuda pek bilgimiz de yok ancak bizim sitemiz internette tıkladığınız herhangi bir sitenin öğrenebildiği kadar bilgi öğreniyor onun dışında bizim kimsenin kişisel verileri üzerinde bir bilgi sahibi olma durum veya hakkımız yoktur. Kişisel verilerinizin usulsüzce depolandığını ve 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa aykırı faaliyetler yaşandığını düşünüyorsanız bu konuda iletişim adreslerimizden bizi bilgilendirebilir veya yasal mercilerle iletişime geçebilirsiniz. Sitemizin güvenli olduğuna ilişkin bir güvenlik sertifikamız mevcuttur, bu güvenlik sertifikasına göre site üzerinden gönderdiğiniz veya aldığınız bilgiler gizli kalır. Yani bize gönderdiğiniz bilgiler gizli kalmaktadır ama şu da var ki sitemizde özel bilgilerinizi paylaşmamanızı burasının bir sanal ortam olması nedeniyle ne olur ne olmaz öneriyor ve gerek sitemizin içinde gerek sitemizin dışında sanal ortamdaki bütün işlemlerinizi kendi öz güvenliğinizi sağlayarak gerçekleştirmenizin sizi daha güvenli kılabileceğine inanıyoruz.

Amerika Roleplay ile ilgili bazı planlarımız ve hukuki gelişim projelerimiz var

Geçen yazımızda belirttiğimiz gibi Amerika Roleplay adlı bir RP sunucusu açıldı ve 1 Mart 2021 tarihinden itibaren burasının anayasal sisteminin oturması ve hukuki alanda gelişmeler yaşayabilmesi için çalışmalar yürütmekteyiz. Artık TCRP gibi yozlaşmış rol politikalarına sahip yerlerden ziyade farklı alternatifler türediğini görüyoruz.

Amerika Roleplay için Yüksek Mahkeme olarak faaliyetlerimizi siyasetin canlanması ve Temsilciler Meclisi ile Senatonun kurulması ile çoğaltma amacındayız. Bunun dışında Anayasa Kılavuzunun günden güne geliştirilmesi ve güncelleştirilmesi çalışmalarımız sürmektedir.

Amerika Roleplay dışında bazı RP sunucuları ile de çalışmalarımızı yürütmekteyiz. Bu RP sunucularının da RP’yi genel olarak geliştireceğini ve ortamı alternatifsiz bırakmayacağına olan inancımızı yinelemekteyiz.

TCRP’de Yasaman adı yasaklandı ve sitemizin adının söylenmesi bile yasak

Geçen günlerde özel bir tanışıklığımızın olmadığı ancak yazılarımızı okuyan, durumunda sitemizin linkini paylaşan TCRP’li bir dostumuz bize dedi ki: ”Taha Bey bana durumumdan sitenizin linkini kaldırmamı söyledi, ben rol açısından bir sizin yazılarınızı okuyarak keyif alıyorum ama TCRP’de ise önemli bir arkadaş çevrem var, onları kaybetmekten korkuyorum.” Biz de dedik ki: ”Bizim içeriklerimizi bizi tanıtmadan da okuyabilirsiniz. Biz size zorlama yapamayız ama arkadaşlık ortamınıza ilişkin baskılar varsa orada kalın ama yazılarımızı okuyun.” O ise bunun adil olmadığına inandı ve arkadaş çevresinin yok olacağını bilmek düşüncesi ile bir süre düşündü ve sonunda TCRP’den ayrıldı.

Bizim her yazımızda belirttiğimiz ve sürekli eleştirdiğimiz TCRP Yönetiminden kastımız RPD lerin, Desteklerin dahil olduğu geniş bir yönetim kadrosu değil. Bizim için TCRP Yönetimi, insanların arkadaş çevresini TCRP’den edindiklerini bile bile üstü kapalı bir şekilde oradan yasaklamak yoluyla onu arkadaş çevresinden yoksun bırakmaya çalışacak kadar zavallılaşan bir iki kişinin hastalıklı düşüncelerinden ibarettir.

Bazıları diyecektir ki bu normal bir davranıştır, burada açık bir tehdit yoktur. Evet açık bir tehdit yoktur ancak bir insanın yasaklı olan bir siteyi sadece durumunda taşımasından ötürü (ki bizim sitemizin yasaklanmasının hiçbir geçerli nedeni yok) onu arkadaş çevresinden uzaklaştıracağını onu yasaklamakla ima etme davranışı tehdit değil de nedir? Artık TCRP Yönetimi bizim eleştirilerimizi mantıklı bir şekilde dinlemeli ve bizim TCRP halkının iyiliği için söylediğimiz bütün sözleri mantıkla değerlendirmelidir. TCRP Yönetimi bizim eleştirilerimize duyduğu ”ben bilirim, ben her zaman doğru yaparım” mantıksızlığını bırakması ve kibrinin hıncını TCRP Halkından çıkarmaya çalışması son derece yanlıştır.

TCRP Yönetimine:

Bu nasıl bir korkudur? Hesabımızı yasakladığınız yetmedi, insanlarla iletişim kurmamızı engellemek için aldığınız her önlem ve insanlara kurduğunuz baskılar yetmedi, insanlara bizim hakkımızda attığınız yalan, iftira ve nefret söylemleri yetmedi, içeriklerimize erişimi kesmeye çalışmalarınız gerek siber saldırılarla gerek ad yasakları ve korkutmalarla sürdü ve bunlar da yetmedi, şimdi gelip Yasaman adını sunucudan yasaklıyorsunuz.

Sitemizin adını yasakladınız, insanların bilgilerini alabilme olasılığımızla onları korkuttunuz ve türlü kara propagandalarınızı sürdürdünüz ancak sitemizin görüntülenme sayıları düşmedi aksine 200’lere varan sayılara kadar yükseldi ve sınav haftasının da son bulmasıyla birlikte her gün 100 sayısını oldukça aşan rakamlarla biz çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Hem görüntülenme sayımız yükseliyor hem ziyaretçi sayımız kullanıcı olarak yükseliyor. Bu konuda içeriklerimizi okuyarak bizimle iletişim kuran bütün okurlarımıza yeniden şükranlarımızı sunuyoruz.

Bizi sevenleri ve bizimle iletişim kuranları yasakladığınızı ve bu kişilerin yasaklanacağını söylediniz. Ancak bize halen daha TCRP’den sayısı yüze yaklaşan bir sürü kişi yazıyor ve gerek sesli sohbetlerde gerek yazılı sohbetlerde gerekse de sitemizin yazılarının okunması durumunda insanlarla iletişimimiz devam ediyor aksine sizin insanlara ”kendinizi onların sahibi olarak görerek koyduğunuz yasaklar” bizim iletişimimizi olmadığı kadar güçlendiriyor. Çünkü siz özelde TCRP halkını, genelde RP halklarını seven ve hepsine en derin ve en kalbi duygularını sunarak anayasa hukukunu geliştirmek için didinen bizlere karşı yalan söylüyorsunuz, bize hakaret ediyorsunuz ve insanları bize karşı uydurduğunuz yalanlarla kötülemeye çalışıyorsunuz. Çünkü siz yaptığınız bu davranışlarınızla, uyguladığınız bu kötü niyetli politikalarla insanlara haksız olduğunuzu her defasında gösteriyorsunuz.

Hakkımızda TCRP 2.0 sunucusunun linkini attığımıza dair kendiniz görmüş gibi bir iftira attınız ama hiçbir kanıt sunamadınız ve bu şekilde insanlar sizin yalancı olduğunuzu gördüler. Yakın bir dostumuz olan Baran ile ortak olarak ”TCRP’yi çökertme” amacıyla bu işi yaptığımız yalanını ortaya atanlar oldu. Bu konuda Yücelizm yazımızı bu arkadaşlar bir daha okumalılar, bu sefer de okumalarına karşın anlayamıyorlarsa o vakit bu yöntemi yinelemelidirler. Artık kibrin ve hatayı doğru kabul etmenin zamanı bitti. Herkes hatalarını görecek, yanlışlarını düzeltecek, adaletsizliklerini kabul edip adaletini düzeltecek. Biz sizin adaletsizliklerinize asla müsamaha göstermediğimiz ve göstermeyeceğimiz gibi TCRP halkı da sizin yaptığınız bu adaletsizliklere daha fazla müsamaha göstermeyecektir.

Bizim en yakın dostlarımızdan biriyle bir ilişki yaşadığımız az insanın bulunduğu bir seslide iddia edildi daha doğrusu bu yalan söylendi. Bu kişiler bizim en yakın dostlarımızla ilişki kurduğumuzu, onları cinsel amaçlarla kullandığımızı veya onlarla bu tür birliktelikler kurduğumuzu sanıyorlar. Bunların tamamı yalandır, iftiradır. Biz kimseden ahlak dersi alacak değiliz. Ahlakımızı değerlendirmeye kalkışanlar önce bize bu tür iftiraları, yalanları atmayı bırakmalı ve ardından kendi çevre ve ahlaklarına bakmalıdırlar.

Sitemize ikisi büyük çaplı olmak üzere bir sürü küçük saldırı yapıldı ve önemli kısmı siber suç teşkil etmekte olan bu saldırılar sonucunda sitemizin aktifliği azaltılmaya ve insanların sitemizden uzaklaştırılmasına çalışıldı. Bizim yazdığımız yazılara ve savunduğumuz görüşlere basit bir yanıt bile oluşturabilmekten yoksun olan bu kimseler bizimle kalemin değil silahın dilinden konuşabilmeyi tek çözüm yolu olarak gördüler. Evet gördüler çünkü kalemle yenemeyeceklerini anladılar. Çünkü haksız olduklarını kabul etmek istemiyor ve yaptıkları yanlışları özeleştiri yapmak yoluyla düzeltmeyi asla kabul etmiyorlar. Siz bu şekilde artık TCRP halkının da sitesi olmuş olan sitemize saldırarak önce TCRP halkına ardından da RP camiasına zarar vermeye çabalamaktan başka bir işi başaramayacaksınız.

İstediğiniz kadar uğraşın, istediğiniz kadar didinin ve istediğiniz kadar çırpının: Yaptıklarınızı değerlendirip yanlışlarınızı düzeltme yoluna girerek TCRP halkının gönül sızılarına inemediğiniz sürece, gerek TCRP halkından gerek diğer RP halklarından insanların haklarını yemeye devam ettiğiniz sürece başarısız olmaya devam edeceksiniz. Gönül ister ki RP camiası sizin yanlışlarınızla uğraşmaktan ziyade kendini daha çok geliştirebilmeye adayabilse kendini. Umarız ki bu da ilerleyen günlerde size rağmen yaşanacaktır.

İstediğiniz tehditleri edin, istediğiniz yasakları koyun, istediğiniz kadar saldırın, istediğiniz kadar bizi kötüleyin, istediğiniz kadar bizim çalışmalarımızı aksatmaya ve bizi bulunduğumuz yerlerden attırmaya çalışın; Biz devam edeceğiz ve yılmayacağız. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Biz bu tiyatroda o şeytanı oynamayacağız.

TCRP Halkına:

Sizi her daim sevmeye devam edeceğiz. Bedeli ne olursa olsun devam edeceğiz. Hakkımızda atılan iftiralara ve söylenen yalanlara karşı onlara değil, vicdanınıza inanın. Her zaman yaptığımız gibi sizin için varlık mücadelemizi sürdürmeye ve RP’de anayasa hukuku başta olmak üzere hukuku ve siyasi düzenleri her daim düzgün bir biçimde devam ettirmeye elimizden geldiği kadar devam edeceğiz.

TCRP Yönetimi artık TCRP Halkı adına konuşamayacak kadar ve onu temsil edemeyecek kadar alçalmış ve yoksun bir duruma düşmüştür.

Normalde böyle bir bölüm altında bu durumu değerlendirmek gündemimizde yoktu ama Taha Bey’in bize yolladığı bir mesaj sonucu bu konuyu gündemimize almış bulunuyoruz.

Biz bu yazıda bize söylenen hakaretler ve bize edilen küfürleri eleştirmekten ziyade TCRP Yönetiminden olan Taha Bey’in TCRP Halkı adına konuşmaya yüz bulabilmesini değerlendireceğiz ki Taha Bey’in bu suçlamalarını biz zaten Yücelizm yazımız ve diğer yazılarımızda yeterince savunmuş durumdayız, kendisi bu yazıları okuyarak bu konularda bilgi sahibi olmayı deneyebilir.

Taha Bey TCRP Halkı adına konuşarak sunucuda bizi istemediğini söylemiş. TCRP’nin temiz halkına en ağır haksızlıkları yapan, onlara başta paralel müsteşar ve militokrat ekibi olmak üzere çıkar çevrelerinin haksız faillerini dayatan, kişisel çıkarları için insanları banlayan TCRP Yönetimi ne hakla TCRP halkı adına konuşabilir?

Soyadını yönetim izniyle ”Yasaman” yapan birini acımasızca banlayan, diğer insanları keyfi olarak da banlayan ve böylece kendini TCRP halkının sahibi olarak görme gafletine düşen Taha Bey hangi hakla TCRP halkı adına konuşabilir?

İstihbaratla ordu içindeki paralel yapılanmanın devlete egemen olmasını oturduğu yerden izleyen ve hukukun bunlara karşı vatanı savunmasını haksız fail kararları ile engellemeye çalışan Taha Bey kimin hakkını savunuyor ki kimin adına konuşabilecektir? Bir iki kişinin çıkarlarını savunanlar yüzlerce kişilik TCRP Halkının haklarını savunmaktan acizdirler ve de öyle kalacaklardır.

TCRP’yi kendi malı, eşyası olarak görenler şurada yanılıyor ki TCRP kimsenin malı değildir, TCRP halkı ise kimsenin sözlerine karşılıksız itaat edecek bir köle sürüsü değildir. Biz Antik Roma’da değil, 2021 Dünyasında yaşıyoruz. Bir iki cümlelik ve gerekçeleri bile yayınlanmayan fail kararları ile insanların özgür iradelerine hükmetmeye çalışan bu zihniyet asla ve asla TCRP halkını temsil etmeyecektir ve edebilecek özelliklere sahip değildir.

Bizim burada sabaha kadar sayıp dökeceğimiz o kadar fazla haksızlık var ki hem bunların bir kısmını eski yazılarımızda anlatmış olduğumuzdan hem de ileriki yazılarımızda anlatacağımızdan ötürü bu sözlerimizin bir iki paragrafla anlatılabilen sözlerle değil uzun yazı ve birikimlerin eseri olun düşüncelerimizle anlatılabilecek bir değer taşıdığının anlaşılmasını istiyoruz.

Bir de şu konuya açıklık getirelim.

TCRP 2.0 sunucusunun reklamını yaptığımızı söyleyerek bizi suçlamadınız mı?
Sunucuya sahte hesabımızla girmemizin ardından görevimize geri gelmemiz rol yaptığımızı ve en sonunda insanları çekmeye çalıştığımızı söylemediniz mi?
Yalanlarımızı yaymak için site açtığımızı iddia etmediniz mi?
Arkamızdan küfrettirmediniz mi?
Bizi kötüleyerek insanlarla aramızı bozmaya çalışmadınız mı?
Yönettiğiniz hiçbir seçimde hile konusunda bir şey yapılmazken sadece son seçimde seçilen Cumhurbaşkanının seçilmesine karşı seçimleri yeniletmediniz mi?
Paralel müsteşar ve militokrat ekibinin isteğiyle Ulaş Demir’in yargılamasına gayrihukuki ve role tamamen aykırı bir mantıkla fail kararı çıkartmadınız mı?
Biz TCRP halkını sevdiğimizi söylerken bize saldırmadınız mı?

Bu soruların tek birinin cevabı Hayır ise, evet bizim tek amacımız ve tek vasfımız Taha Bey’in dediği gibi TCRP’ye sallamaktır. Ha bunlar Taha Bey’in şahsına yönelttiğimiz sorulardır, bir de TCRP’deki militokratik idareye göz yumulmasının, Başbakan Yardımcısının boğdurularak öldürülmesi ve buna benzer diğer olaylara değinmiyoruz bile. Bu olayların hiçbiri olmadıysa ve biz yalan söylüyorsak tamam siz haklısınız, ha diyorsanız ki bunlar oldu, o vakit artık sitemize siber saldırı düzenlemek ve insanlara bizi kötülemek yoluyla bize saldırmayı bırakın ve yaptığınız yanlışları katılımcı bir biçimde değerlendirin.

Taha Bey Ağızlık yazımızda anlattığımız durumları anlayamamıştır, bu yüzden yeniden anlatıyoruz.

Ağızlık yazımızda yanıtladığımız 9.soru şu şekildedir:

9 – Yargı Barış Yasaman mı?

Bir devlette yasama yürütme yargı diye üç ayrı organ vardır. İnsanlar yargı organı yerine bazen kişi adları getirerek ”yargı dağıtmak” adlı bir söz öbeğini kullanmak yoluyla o kişiye sevgilerini gösterirler veya o kişinin yaptığı işi takdir ederler. Burada bize yargı denmesini bu anlamda saygıyla karşılıyor ve bizi sevenlere teşekkür ediyoruz. İşlerimiz genelde devletin yargı organında olduğundan bu konuda da bizi kutlamak amacıyla bize bunu diyenlere teşekkür ediyoruz. Ancak burada şu var ki bu terim eğer ilk anlamında kullanılıyorsa şunu demeliyiz ki biz kimsenin sevgisinin kimsenin sevgisini aşamayacağına inanıyor ve sevginin rekabet edilecek düzeyde bir kurum değil aksine insanların gönüllerinden kopabilecek kadar varlığını sürdürebilen bir nesne olduğunu düşünüyoruz. Bu konudaki hiçbir rekabeti kabul etmiyor ve insanların gönüllerinden gelen her türlü sevgiye sonsuz müteşekkir olduğumuzu bildiriyoruz. Bunun dışında eğer konu yargı alanında yaptıklarımız ile ilgili ise yargı konusunda yaptıklarımızın eleştirilmesinin bu tarz slogan gibi sözlerle değil hukuki analizlerle yapılmasının doğru olduğu görüşündeyiz. Taha Beyle bizi bu konuda kıyaslamak isteyenler var ise şu bilinmelidir ki Taha Bey’in hukuk alanında bir deneyimi olmayıp bu alanlarda rol yapmadığından ikimizin ilgili konuda kıyaslanması mümkün değildir. Yani bu söylem insanları bir tarafa çekmeye baskılayan bir söylem olmaktan öteye gidememekte ve olayların gerçekliğine yönelen bakış açılarını reddeder bir niteliğe bürünmektedir. Hiçbir anlam taşımamakla birlikte amacı halkı kin ve nefrete tahrik etmektir. İnsanların bize yargı demesi ile de RP bilmemenin RP kavramlarını bilmemenin ilgisinin ne olduğunu merak ediyoruz. Sevgi RP’nin iyi yapılıp yapılmasına bağlı bir değer midir?

Bizim bu sözümüze karşılık Taha Bey’in söylediği şudur:

Ali Sabancı Bey burada doğru söylemiş, Taha Bey’in Türkçesinde büyük bir sıkıntı var. Önce yazdıklarımızı eleştirmek yerine kendisi Türkçe eğitimi alıp okuma yazmayı öğrenirse bizce daha yararlı bir faaliyette bulunmuş olacaktır. Ama olsun biz yine de onun anlatmaya çalıştığı duruma yanıt verelim.

Öncelikle Taha Bey diyor ki ”Yasama Yürütme Skonz” sözü için ”Taha Bey’in hukuk okuyan biri olmadığını ifade ediyoruz. Biz bu sözü okumamaya, anlamamaya yani iyi niyete veriyoruz, art niyete vermek istemiyoruz çünkü art niyet dersek bu bir yalan olur.

Biz şunu eleştirmişiz: ”Yasama Yürütme Barış Yasaman” diyenlere ”Yasama Yürütme Skonz” diyoruz. Yani biz Taha Bey’e ”yargı” denmesini değil bize karşı onun söylenmesini eleştiriyoruz. Ancak Taha Bey bizim eleştirdiğimiz nokta çok açık iken (ilerleyen paragraflarda da yeniden anlatacağız) durumu farklı bir noktaya çekmektedir veya anlayamamaktadır. Buradan da anlaşılıyor ki Taha Bey ya paragrafımızın birkaç sözcüğünü okuyarak durumu anladı ya da kendisinin cümleleri anlama konusunda bir sıkıntısı olabilir ancak bu konuda daha ayrıntılı bir değerlendirmeyi biz değil, bu konunun uzmanı olan doktorlar yapabilir.

Yazımızda demişiz ki: ”bu terim eğer ilk anlamında kullanılıyorsa (İnsanlar yargı organı yerine bazen kişi adları getirerek ”yargı dağıtmak” adlı bir söz öbeğini kullanmak yoluyla o kişiye sevgilerini gösterirler veya o kişinin yaptığı işi takdir ederler.) şunu demeliyiz ki biz kimsenin sevgisinin kimsenin sevgisini aşamayacağına inanıyor ve sevginin rekabet edilecek düzeyde bir kurum değil aksine insanların gönüllerinden kopabilecek kadar varlığını sürdürebilen bir nesne olduğunu düşünüyoruz. Bu konudaki hiçbir rekabeti kabul etmiyor ve insanların gönüllerinden gelen her türlü sevgiye sonsuz müteşekkir olduğumuzu bildiriyoruz.” Yani ne diyoruz: Bu kavram bir sevgi gösterisi anlamındaysa biz sevginin rekabet edilebilecek bir şey olmadığını söylüyoruz yani bu konuda bizim rekabetimizi kabul etmiyoruz. Bizim veya Taha Bey’in sevilmesini kabul ediyor ancak sevgilerimizin kıyaslanmasını kabul etmiyoruz.

Bunun dışında da demişiz ki: ”konu yargı alanında yaptıklarımız ile ilgili ise yargı konusunda yaptıklarımızın eleştirilmesinin bu tarz slogan gibi sözlerle değil hukuki analizlerle yapılmasının doğru olduğu görüşündeyiz. Taha Beyle bizi bu konuda kıyaslamak isteyenler var ise şu bilinmelidir ki Taha Bey’in hukuk alanında bir deneyimi olmayıp bu alanlarda rol yapmadığından ikimizin ilgili konuda kıyaslanması mümkün değildir.” Yani demişiz ki eğer bu söylem yargı konusuyla ilgili ise biz kıyaslanamayız çünkü biz yargı ile ilgili roller yapmışız ancak kendisi yapmamış. Biz yargı rolü yapmayan biriyle yargı rolümüzü zaten kıyaslayamayız, bu imkansız.

Ve biz bu konu ile ilgili şunu demişiz: ”Yani bu söylem insanları bir tarafa çekmeye baskılayan bir söylem olmaktan öteye gidememekte ve olayların gerçekliğine yönelen bakış açılarını reddeder bir niteliğe bürünmektedir. Hiçbir anlam taşımamakla birlikte amacı halkı kin ve nefrete tahrik etmektir”. Yani biz ikimizin kıyaslanmasını bir nefret söylemi olarak nitelendirerek bu söylemi yapan kişinin ikimizin sevgisini kıyaslamasını ve eğer yapıyorsa hukuk alanındaki düzeylerimizi kıyaslamasını eleştirmişiz. Biz burada okuduğumuz kadarıyla Taha Bey’e bu övgünün yapılmasını eleştirmemişiz ki eleştirmiyoruz, biz zaten belirttiğimiz üzere sevginin rekabet edilebilecek bir kurum olamayacağını söylüyoruz.

Taha Bey’in yazımızı yeniden okuyarak anlamasını umut ediyor ve ikimizin kıyaslanması ile (ki insan olarak kıyaslanabiliriz ancak hukuki anlamda veya rol yöneticiliği anlamında ikimizin de deneyim ve alanları başka olduğundan bu konularda ikimiz arasında bir kıyas yapılmasını kabul etmiyoruz) kendisinin övülmesi arasındaki farkı anlayabilmesini umut ediyor ve kendisine yazdıklarımızı eleştirmeden önce düzgünce okuyarak yorum yapmasının yararlı olacağına inandığımızı belirtiyoruz.

Sonsöz

Bizi takip eden tüm okurlarımıza teşekkür ediyoruz. Artık her gün yazı atmaya çalışacağız ama bazı günler atamayabiliriz ve bu sık olabilir. Ancak her şeye karşın her gün saat 20.00’de sizinle konuşacağız ve sizi yazı atmasak da bilgilendireceğiz. Sizinle hep iletişimde kalacağız ve bunu güçlendireceğiz. Şimdiden bütün okurlarımıza yeni yazı paylaşım dönemimizde keyifli okumalar diliyor ve bizimle iletişim adreslerimizden irtibata geçebileceğinizi belirtiyoruz.